Evdeyim :)

Evdeyim diyorum ,çünkü hafta içi , Ömere annem baktığından salıdan cumaya ,annem de kalıyoruz.Bir nevi göçebe hayatı yani..

Her salı sabahı erkenden kalkıp başlıyorum hazırlıklara,ömerin giysilerini hazırlıyorum önce ,ömerin eşyalaraının bir kısmı annem de ama bazen yetmiyor .Derken oyuncaklar ,ömerin alerji ilacı ,vitaminleri ,benim o hafta içi giyeceğim giysiler,laptopum ve mutlaka her hafta bir şeyler daha ekleniyor ,ömerin bisikleti, kardeşlerimin burada kalan eşyaları vs vs.

Her hafta yaşıyorum bunu ,tabii bir de dönüş kısmı var .Her cuma hepsini tekrardan eve getir :))

Eşim de bazen annemlere geliyor ,bazen evde kalıyor.Ama genelde evde :( ,eve geldiğimde evi nasıl bulduğumu tahmin edebiliyorsunuz heralde...

Raporlu olduğum için erkenden evimize geldik, telaş ve belirsizlikten ,annemden gelirken ne aldım ne almadım bilmiyorum .(ama laptopumu aldım :))

Evde de ayağımı uzatıp dinlenmem gerek ama ne mümkün ,ömerin peşinde koşuyorum, o uyuyunca da malum evi toparla,çamaşır yıka vs vs.

Evin içinde sekip duran bir kadınım,sekerken kendime gülüyorum,eski günlerdeki gibi sek sek oynuyorum ömerin peşinde :)))

Okul ayrı bir komedi ,dün ve bugün 3 sınıfa yazılı yapmam lazımdı.

Aradım bir arkadaşımı benim yerime sınavları organize edermi diye,sağolsun "tabi ki " dedi.Akşam hazırladım soruları ama gecenin 1 inde bin türlü sıkıntıyla ,sabah da eşimle okula gönderdim .Arkadaşımla az önce konuştum, 2 sınıfı halletmiş ama bir sınıfın ne olacağı meçhul,okul çok büyük olduğundan (300 öğretmen var düşünün yani)o sınıfıma giren öğretmenleri tanımıyoruz.

Önümüzdeki hafta da yazılı kagıtlarını eşime okuldan aldırıp(dolabım da okunmamış ama sınavı yapılmış 3 sınıf daha var) hepsini okuyup ,notları geçirmem lazım .

Ve bunun gibi bir sürü de okul işleri ....

Ayak parmağım sağolsun tam kırılıcak zamanı buldu.